Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: “Türkiye’nin DEAŞ, PKK ve diğer terör örgütlerine karşı yürüttüğü mücadele tüm dünyanın güvenliği ve huzuru…
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Memleketler arası Asya Siyasi Partiler Konferansında konuştu. Terörün her türlüsünün karşısında olduklarını söyleyen Oktay, “İnsan olmanın asgari şartı terörü “ama” sız, “fakat” sız lanetlemektir. Türkiye’nin DEAŞ’ından PKK’sına kadar terör örgütlerine karşı fedakarane bir şekilde yürüttüğü mücadele tüm dünyanın güvenliği ve huzuru içindir” dedi.
Uluslararası Asya Siyasi Partiler Konferansının 11’inci Genel Kurulu Beşiktaş’ta bulunan bir otelde gerçekleştirildi. Konferansa Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, AK Parti Genel Lider Yardımcısı Efkan Ala ve çok sayıda Asya ülkesinden temsilciler katıldı. Programın açılışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajı okundu. Son dönemde yaşanan gelişmelerin Asya Kıtası’nın kıymetini bir kere daha gösterdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asya kıtasının inşasında siyasi partilere çok kıymetli vazifeler düştüğünü söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu bağlamda Türkiye’nin üzerine düşen her vazifeyi yerine getirme gayreti içinde olduğunu belirtti. Erdoğan’ın konuşmasının salonda okunmasının akabinde, kürsüye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay çıktı. Oktay, Türkiye olarak terörün nereden ve kimden geldiğine bakmaksızın her türlüsünü lanetlediklerini söyleyerek, Türkiye’nin DEAŞ, PKK ve diğer farklı terör örgütlerine karşı yürüttüğü mücadelenin tüm dünyanın güvenliği ve huzuru için olduğunu ifade etti.
“İstanbul, her dönemde olduğu gibi bugün de, kendisine yönelik tehditlere karşı güçlü bir duruş ortaya koyuyor”
Konuşmasına Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ileterek başlayan Fuat Oktay, “İstanbul, tarih boyunca daima insanlığın kıymetli cazibe merkezleri ortasında yer almış bir medeniyet kenti olmuştur. Yaklaşık 600 yıldır bu aziz kenti yöneten, yaşatan, koruyan bir millet olarak, tıpkı vakitte insanlığın kadim mirasına da sahip çıkıyoruz. İstanbul, her periyotta olduğu üzere bugün de, kendisine yönelik tehditlere karşı güçlü bir duruş ortaya koyuyor. Kentimizin sembol yerlerinden İstiklal Caddesinde geçtiğimiz hafta yaşanan bombalı akının akabinde devlet ve millet olarak sergilediğimiz dayanışmanın, memleketler arası alanda da desteklendiğini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Acımızı paylaşan, gayretimize dayanak veren herkese tekrar şükranlarımı sunuyorum. Bu vesileyle bir defa daha, akında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. Tedavileri devam eden yaralılara geçmiş olsun temennilerimi söz ediyorum” dedi.
“İnsan olmanın asgari şartı terörü “ama”sız, “fakat”sız lanetlemektir”
Terörün her türlüsünü lanetlediklerini söyleyen Fuat Oktay, “Terör hareketini gerçekleştiren saldırganı ve kontaklarını kısa müddette ortaya çıkartarak, hadiseyi tüm taraflarıyla aydınlatmayı başardık. Bize nazaran, insan olmanın minimum kuralı; her türlü terör hadisesini “ama”sız, “fakat”sız, önüne-arkasına hiçbir koşul getirmeden lanetlemektir. “Benim teröristim iyi, senin teröristin kötü” çeşidinden ayrımcılıkları bir kenara bırakarak terör örgütlerine karşı ortak hal koymadan, dünya hiçbirimiz için emin bir yer haline gelemez. Kendi güvenlik ve refahları dışında hiçbir şeyi umursamayanlar, hatta tam bilakis daima hasımlık ateşini körükleyenler, bir gün o ateşin kendilerini de saracağını asla unutmamalıdır. Türkiye’nin bölgesinde DEAŞ’ından PKK’sına kadar farklı görünümlerdeki terör örgütlerine karşı fedakarane bir şekilde yürüttüğü mücadele, aslında tüm dünyanın güvenliği ve huzuru içindir. Ama bu mücadelemizde yalnız bırakılırsak, hele bir de karşımızdaki terör örgütleri desteklenirse, o zaman bunun ortaya çıkartacağı sonuçlarla herkes yüzleşmek mecburiyetinde kalacaktır. Biz, 40 yıllık terörle mücadele birikimimizle, diğer pek çok meselemiz gibi, Allah’ın müsaadesiyle, terörün üstesinden de Cumhurbaşkanımız liderliğinde geliriz, geliyoruz” diye konuştu.
“Dünyanın sıcak çatışmalarının en ağır olduğu bölgesinin merkezinde bulunuyoruz”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyaya rağmen demokrasi ve kalkınma adımlarını atmayı sürdürdüğünü ifade ederek, “Sahip olduğumuz her imkan üzere, terörle gayret deneyimimizi de, tüm dostlarımızla, kardeşlerimizle paylaşmaya hazırız. Zira medeniyet mirasımız ve inancımız bize, güvenliği ve refahı yalnızca kendimiz için değil, yakın etrafımızdan başlayarak tüm insanlık için istemeyi telkin ediyor. Bu yaklaşımı, birilerinin yaptığı üzere yalnızca kelamda bırakmıyoruz, fiilen de hayata geçiriyoruz. Bugün, Dünyanın nüfusuna nazaran en çok sığınmacı barındıran ülkelerinin başında geliyoruz. İlaveten, hudutlarımızın çabucak ötesinde, faklı Saiklerle farklı güçler tarafından desteklenen terör örgütleri var. Ayrıyeten, dünyanın sıcak çatışmalarının en ağır olduğu bölgesinin merkezinde bulunuyoruz. Tüm bunlara karşın, demokrasi ve kalkınma programlarını muvaffakiyetle sürdüren, kendi vatandaşlarıyla birlikte geniş bir alanda huzurun teminatı olan bir ülkeyiz. Global idare ve güvenlik sistemindeki çarpıklıklara karşı Sayın Cumhurbaşkanımızın “Dünya 5’ten büyüktür” diyerek ortaya koyduğu itirazların ve tekliflerin gerisinde, işte bu anlayış vardır” şeklinde konuştu.
“Enerji ve besin arz güvenliğinde milletlerarası toplumun başarılı olamadığını belirtmek isterim”
Uluslararası toplumun dünyanın tamamını ilgilendiren önemli konularda yetersiz kaldığını belirten Oktay, “Sağlıktan güç ve besin arz güvenliğine farklı belirsizliklerin dünyanın her köşesinde hissedildiği bir devirden geçiyoruz. Global krizlerin dalga dalga büyüyen yıkıcı tesirleri, daima birlikte güçlü bir vizyon ve stratejik öngörüyle hareket etmemizi kaçınılmaz hale getiriyor. Bu bahiste memleketler arası toplumun başarılı olamadığını hüzünle belirtmek isterim. ya beraberce yükseleceğimiz, ya da tekrar beraberce ziyan göreceğimiz gerçeğinin yeteri kadar idrak edilemediği anlaşılıyor. Hiç elbet geleceğin dünyasında Asya kıtasının belirleyici rolü çok daha yüksek olacaktır. Asya kıtasının, son iki asırdır itibarını tekrar kazanmaya başladığı bir gerçektir. O denli ki, önümüzdeki 10 yılda global büyümenin yaklaşık üçte ikisinin Asya’da gerçekleşmesi bekleniyor. Kıta, 2030’a kadar, global ekonomik üretimin yarıdan fazlasını oluşturan merkez haline gelecektir. Önümüzdeki 10-15 yıl içinde dünyanın en büyük beş iktisadından dördünün Asya’da olacağı öngörülüyor. Bu kadim coğrafya, sunduğu hoşluklar ve fırsatlar kadar, sahip olduğu kırılganlıklar ve fay sınırlarıyla da dünyanın dikkatini çekiyor. Terörizm, sistemsiz göç, iç çatışmalar, ikili ve bölgesel hasımlıklar, bilhassa bölgesel ve global risk taşıyan tehditler olarak öne çıkıyor” dedi.
“Türkiye, son 20 yılda yaklaşık 200 milyar dolar bedelinde büyük altyapı projesini hayata geçirdi”
Türkiye olarak Asya kıtasının kalkınması için önemli yatırımları olduğunu söyleyen Fuat Oktay, “Covid-19 salgınıyla tetiklenen ekonomik sorunlar ile iklim değişikliğinin olumsuz sonuçları üzere global meseleler en çok Asya ve Pasifik coğrafyasında kendini gösteriyor. Milletlerarası toplum ve Asyalı siyasi partilerin temsilcileri olarak tüm bu krizlerin tahlilinde elbirliğiyle çalışma, barış ve istikrara katkıda bulunma sorumluluğu altındayız. Milletlerarası Asya Siyasi Partiler Birliği olarak bölgesel ve global problemlerin tahliline yönelik yahut ülkeler ortası fırsatların kıymetlendirilmesine dönük, siyaset setleri üretecek, aktif sistemler oluşturabiliriz. Türkiye olarak bu doğrultuda, arabuluculuktan insani yardımlara, kalkınma takviyesinden bölgesel ittifakların güçlendirilmesine kadar her alanda samimi uğraş gösteriyoruz. Bu maksatla, güçlü bir NATO müttefiki ve değerli bir Avrupa iktisadı olarak, asli ögesi olduğumuz Asya’yla münasebetlerimizi Yine Asya Teşebbüsümüzle daha da güçlendiriyoruz. Asya coğrafyasındaki bölgesel işbirliği süreçlerinin, global tedarik zincirlerinin kesintisiz biçimde işletilmesi ile güç ve besin arz güvenliğinin teminindeki ehemmiyetini üstüne basa basa vurguluyoruz. Bu anlayışla Türkiye, son 20 yılda yaklaşık 200 milyar dolar kıymetinde büyük altyapı projesini hayata geçirerek, Asya kıtasının refah ve kalkınmasında üzerine düşeni yapmıştır. Ülkemiz Türkiye Yüzyıl’ına ilerlerken kendisiyle birlikte Asya’nın tamamı için de huzur ve refah modeli olmayı sürdürecektir. AK Parti, “insanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturuyla ülkemizin son 20 yılında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde asırlık eser ve hizmetler üretmeyi başarmış bir partidir. Kuruluşundan itibaren yaptığı her çalışmanın odağına insanı yerleştiren bir parti olarak, epey yıldır kesintisiz iktidarda kalışının gerisindeki vizyonu ve birikimi sizlerle paylaşmaktan memnuniyet duyacağız. Memleketler arası Asya Siyasi Partiler Konferansı Genel Heyetini, tıpkı vakitte bu çeşit deneyim paylaşımlarının da tabanı olarak görüyoruz” diyerek konuşmasını sonlandırdı. – İSTANBUL
